Perşembe, Mayıs 15, 2025

Yıldızlara Yolculuk

Bir zamanlar, uzak bir kasabada, gökyüzünü çok seven küçük bir çocuk yaşardı. Adı Mete’ydi. Her gece yatmadan önce penceresini açar, gökyüzündeki yıldızları izlerdi. Annesi bazen ona, “Hadi oğlum, geç oldu, yatma zamanı,” dese de Mete’nin gözleri hep gökyüzündeydi.

“Anne,” derdi, “Sence yıldızların arasında yaşamak mümkün mü?”

Annesi gülümseyerek, “Kim bilir Mete, belki bir gün sen orada yaşarsın,” derdi.

Mete’nin hayali, bir gün astronot olmak ve uzaya gitmekti. Okulda en çok fen ve matematik derslerini severdi. Çünkü öğretmeni, “Uzaya gitmek istiyorsanız önce çok ama çok şey öğrenmelisiniz,” demişti. Mete de bunun için çok çalışıyordu.

Hayal Kurmak Serbesttir

Bir gece, Mete rüyasında kendini dev bir roketin içinde buldu. Beyaz astronot kıyafetini giymiş, kaskını takmıştı. Yanında robot asistanı BİP-BOP vardı. BİP-BOP, “Hazır mısın, Mete?” dedi.

Mete heyecanla, “Hazırım, uzaya gidiyoruz!” diye bağırdı.

Roket motorları çalıştı, yer sarsıldı, sonra bir anda göğe yükseldiler. Dünya küçüldü, yıldızlar büyüdü.

Rüyasında Ay’a indi, Mars’a gitti, Satürn’ün halkalarında kaydı. Jüpiter’in etrafında dönen uyduları inceledi. Her gezegende yeni bilgiler öğrendi: Ay’da yerçekimi az olduğu için zıplayarak yürüyebiliyordu, Mars’ın yüzeyi çorak ama ilginçti, Satürn’deyse nefes alınamazdı çünkü atmosferi çok yoğundu.

Rüyasında öğrendiklerini hatırlayıp heyecanla günlüğüne yazdı:
“Mars’ta günler Dünya’dan biraz daha uzun. Bir gün 24 saat değil, yaklaşık 24 saat 37 dakika!”

Gerçek Hayat, Gerçek Çaba

Rüyasından uyandığında hemen masasının başına oturdu ve çizim yapmaya başladı. Kendi roketini tasarlıyordu. Üzerine “METE 1” yazdı. Annesi geldi, “Ne yapıyorsun bakalım?” dedi.

“Uzay gemimi çiziyorum! Bir gün gerçekten uzaya gitmek istiyorum.”

Annesi onun saçını okşadı. “O zaman kitaplarını oku, deneyler yap, hep merak et. Bilim insanları da bir zamanlar senin gibi çocuklardı.”

Mete, okulda fen laboratuvarına katıldı. Orada teleskopla Ay’ı gözlemledi. Güneş sistemiyle ilgili maket yaptı. Öğretmeni ona bir uzay kampı önerdi. Ailesiyle konuştular ve yaz tatilinde o kampa gitmeye karar verdiler.

Uzay Kampı ve Gerçek Astronotlar

Kamp başladığında Mete gözlerine inanamadı. Gerçek astronot kıyafetlerini denedi, yerçekimsiz ortamı simüle eden havuzlarda eğitim aldı. Bir simülasyon kapsülünde, Mars’a iniş tatbikatı yaptı. Orada tanıştığı astronotlardan biri ona şöyle dedi:

“Senin yaşındayken ben de yıldızlara bakardım. Ama unutma, uzaya gitmek sadece hayal kurmakla olmaz. Çok çalışmak, çok okumak gerekir. Matematik, fizik ve sabır senin en iyi dostların olacak.”

Mete bu sözleri hiç unutmadı.

Büyümek, Çalışmak ve Hayali Gerçekleştirmek

Yıllar geçti. Mete büyüdü. Lise yıllarında bilim projelerinde ödüller aldı. Üniversitede uzay mühendisliği okudu. NASA’nın genç bilim adamları programına seçildi. Ve bir gün, tıpkı rüyasındaki gibi dev bir roketin içinde buldu kendini. Kaskını taktı, kalbi hızla atıyordu.

“METE 1 hazır!” dedi kumandaya.

Roket göğe yükseldi. Dünya yeniden küçüldü, yıldızlar yeniden büyüdü. Ama bu sefer bir rüya değil, gerçekti.

Ay’a ayak bastığında içinden şöyle geçirdi:
“Bir zamanlar hayal ettim, sonra öğrendim, çalıştım, denedim… Şimdi buradayım.”

Ve böylece küçük bir çocuğun yıldızlara uzanan hayali, sabır ve bilgiyle gerçeğe dönüştü.

Unutma sevgili çocuk, yıldızlara ulaşmak istiyorsan önce başını kaldırıp göğe bakmalısın… Sonra hayal kurmalı, öğrenmeli ve hiç ama hiç pes etmemelisin.

Çünkü hayal kurmak, yıldızlara atılan ilk adımdır.

Bu masalı da okuyun: Büyülü Söz Masalı Oku

İlgili Masallar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz