Bir varmış bir yokmuş, Mikrolandiya adında çok ama çok küçük bir ülke varmış. Bu ülkede yaşayan minicik mikrop halkı çok yaramazmış. Onların en çok eğlendikleri şey, insanların ellerine, yiyeceklerine ve oyuncaklarına saklanmakmış. Amaçları, insanlara bulaşıp onları hasta etmekmiş. Özellikle de el yıkamayı ihmal eden çocukların yanına gitmeyi çok severlermiş.
Bir gün, bu yaramaz mikroplardan en afacanı olan Mirkir adında bir mikrop, en sevdiği yer olan büyük bir parkı keşfe çıkmış. Parkta oyun oynayan çocukları görünce heyecanla zıplamış. “İşte yeni oyun arkadaşlarım!” demiş.
Orada güzel gözlü, meraklı ve biraz unutkan bir çocuk olan Ela’yı görmüş. Ela parkta oynamış, kumlarla kaleler yapmış, topaç çevirmiş ama ellerini yıkamayı unutmuş. İşte bu anı kollayan Mirkir, hemen Ela’nın eline tırmanmış. “Artık Ela’nın yanında yaşıyorum!” demiş ve sevinçle kahkaha atmış.
Ela eve dönerken birden karnı ağrımaya başlamış. “Ah, ne oluyor bana?” diye düşünürken, onun bu şaşkın halini gören sabun perisi Pırıl gelivermiş. Pırıl, Ela’nın yanında belirmiş ve ona sıcacık bir sesle, “Ela, seni böyle üzüntülü görmek istemem. Galiba ellerini yıkamayı unuttun, değil mi?” demiş.
Ela biraz utanarak başını sallamış. “Ama Pırıl, neden ellerimi yıkamadan hastalanıyorum ki?” diye sormuş. Pırıl gülümsemiş ve bir eline büyülü sabun köpüklerini alarak anlatmaya başlamış:
“Sevgili Ela, dünya çok güzel bir yer ama bu güzellikleri bizlerle paylaşmak isteyen minicik mikroplar var. Onlar bazen yararlı olabilir ama bazıları da hastalanmamıza neden olabilir. Ellerini yıkadığında, işte o yaramaz mikroplar senin ellerinden kayıp gider, tıpkı benim sabun köpüklerimin içinde kaybolduğu gibi!”
Ela merakla, “Ama nasıl göremiyorum ki onları?” diye sormuş. Pırıl, ona gülümseyerek, “Mikroplar o kadar küçüktür ki gözle görülmezler. Ama ellerini sık sık yıkarsan, hepsi temiz suyun içinde akıp gider!” demiş.
Ela o günden sonra, parkta oynadıktan sonra, yemeklerden önce ve sonra ellerini yıkamayı alışkanlık haline getirmiş. Böylece Mirkir ve arkadaşları başka ellerde macera aramaya gitmek zorunda kalmış.
Pırıl her seferinde Ela’yı uzaktan izleyip ona göz kırpmış. Çünkü artık Ela biliyormuş: Temiz eller, sağlıklı günler getirirmiş.
Ve böylece, Mikrolandiya’nın yaramaz mikropları da Ela’dan uzak durmuş. Ela sağlıklı, mutlu ve tertemiz yaşamış. Gökyüzündeki tüm yıldızlar kadar parlayan temiz elleriyle…
Masal burada bitmiş ama Pırıl her çocuğun temiz ellerle sağlıklı bir hayat sürmesini dilerken, gökyüzünden minik bir yıldız gibi göz kırpmaya devam etmiş.
Gökten üç elma düşmüş: Biri temizliği seven çocuklara, biri Pırıl’a, biri de yaramaz mikroplardan uzak bir dünyaya!