Bir zamanlar bir at ile bir geyik arasında şiddetli bir kavga yaşanmıştı. Aralarındaki anlaşmazlık öyle büyümüştü ki, at, bu kavgadan galip çıkmanın bir yolunu arıyordu. Ancak geyiğin çevikliği ve zekâsı karşısında tek başına başarılı olamayacağını düşündü. Çaresizlik içinde ormanda dolaşırken bir avcıyla karşılaştı. At, avcıya başvurarak yardım istedi ve geyiği alt etmek için onun gücünden yararlanmayı teklif etti.
Avcı, bu teklifi duyduğunda gözlerinde kurnaz bir parıltı belirdi. Teklifi memnuniyetle kabul etti, ancak bir şartı vardı. “Sana yardım ederim,” dedi avcı, “ama bunu yapabilmem için bazı düzenlemeler yapmam gerekiyor. Eğer gerçekten geyiği yenmek istiyorsan ağzına bir demir gem yerleştirmeme izin vermelisin. Böylece seni istediğim yöne kolayca yönlendirebilirim. Ayrıca, sırtına bir semer koymam gerekiyor. Bu semer, düşmanın peşinden birlikte koştuğumuzda benim dengede kalmamı sağlayacak.”
At, avcının şartlarını biraz tereddütle de olsa kabul etti. Geyiği alt etmek için her şeyi göze almıştı. Avcı hemen harekete geçti. Önce atın ağzına bir gem yerleştirdi, ardından sırtına bir semer koydu ve üzerine oturdu. At ile avcı, birlikte geyiğin peşine düştüler. Uzun bir kovalamacanın ardından, avcının zekâsı ve atın gücü sayesinde geyik yakalandı. At, zaferin verdiği mutlulukla avcıya dönüp:
“Tamam, işimiz bitti,” dedi. “Şimdi lütfen sırtımdaki semeri ve ağzımdaki gemi çıkar da özgürlüğüme kavuşayım.”
Ancak avcı, atın bu isteğini hiç beklemediği bir cevapla geri çevirdi. “Neden bu kadar acele ediyorsun, dostum?” diye sordu gülerek. “Artık seni kontrolüm altına aldım. Bundan sonra böyle kalmanı tercih ederim. Özgürlüğün şimdi benim elimde.”
At o anda yaptığı hatayı anladı, ama iş işten geçmişti. Geyiği alt etmek uğruna özgürlüğünden vazgeçmiş ve kendi gücünü bir başkasına teslim etmişti. Şimdi, avcının kölesi olmaktan başka bir seçeneği kalmamıştı.
Bu masal bize önemli bir ders verir: Başkalarını kendi çıkarlarımız için kullanmaya kalktığımızda, onların da bizi kendi amaçları için kullanabileceklerini unutmamalıyız. Özgürlük, geçici zaferler uğruna feda edilmemesi gereken en kıymetli şeydir. Anlık bir kazanç uğruna, uzun vadede çok daha büyük bir kayba uğrayabileceğimizi her zaman aklımızda tutmalıyız.
cok güzel masallar