Kurnaz Tilki ve Saf Teke

Günün birinde sıcak bir yaz günü, ormanın derinliklerinde bir tilki dalgınlıkla açık bir kuyuya düştü. Kuyunun karanlık ve soğuk ortamında çaresizlik içinde debelenirken, bir türlü nasıl çıkacağını bulamıyordu. Saatlerce çare aramış, ama sonunda yorgun düşerek kuyunun kenarına yaslanmıştı. Umutları tükenmiş, ölümün soğuk yüzüyle karşılaşmayı beklerken birden kuyunun ağzında bir gölge belirdi.

Bu, kuyunun başına su içmek için gelen bir tekeydi. Teke, kuyunun dibindeki tilkiyi fark etti ve merakla seslendi:
– Hey tilki, orada ne yapıyorsun?

Tilki, akıllı ve kurnazdı. Bu sorunun cevabını hemen bir plan yapmak için kullandı. Kuyudan kurtulma fırsatı bulmuş olabilirdi. Hafifçe gülümsedi ve yukarıya doğru seslendi:
– Ah, sevgili teke dostum! Sen daha duymadın mı? Büyük bir kuraklık hızla yaklaşıyor. Yakında her yer susuz kalacak ve hayvanların çoğu susuzluktan ölecek!

Teke bu sözleri duyunca şaşkına döndü ve tedirgin bir şekilde sordu:
– Gerçekten mi? Peki ya sen neden buradasın?

Tilki planını adım adım uygulayarak devam etti:
– Haber bana ulaşır ulaşmaz önlemimi aldım ve hemen bu kuyuya indim. Burada bol bol su var ve kuraklık boyunca da bitmeyecek. Hem söylemeliyim ki buranın suyu dünyada içebileceğin en lezzetli sudur! O kadar çok içtim ki, yerimden kalkamıyorum bile.

Tekenin gözleri parladı. Kuraklık fikri onu dehşete düşürmüştü ve tilkinin bahsettiği bu tatlı sudan tatmak istiyordu. Daha fazla düşünmeden, kuyunun içine atladı.

Kuyunun dibine vardığında kana kana su içti. Susuzluğu dinince aklı başına gelir gibi oldu ve kuyunun karanlık derinliklerinde bir sorun olduğunu fark etti. Tilkiye dönerek endişeyle sordu:
– Peki, şimdi buradan nasıl çıkacağız?

Tilki ustaca gülümsedi ve sakin bir sesle cevap verdi:
– Ah, dostum, hiç merak etme. Beni dinlersen kolayca çıkarız. Önce ben çıkayım, sonra kuyunun dışından sana yardım ederim.

Teke başını sallayarak kabul etti. Tilki hemen tekenin sırtına çıktı, boynuzlarını basamak olarak kullandı ve çevik bir hareketle kuyudan dışarı çıktı. Kuyunun ağzına ulaştığında bir an durup tekenin heyecanlı bekleyişine baktı. Teke seslendi:
– Hadi, şimdi de beni çıkar!

Tilki, kurnazca gülümseyerek cevap verdi:
– Ah, sevgili dostum! Kuyuya atlamadan önce bir kere düşünseydin böyle aptalca bir hata yapmazdın. Umarım bu sana bir ders olur.

Sonra kuyunun kenarından uzaklaştı, arkasında şaşkın ve pişman bir teke bırakarak yoluna devam etti.

Bu masal bize düşünmeden hareket etmenin ve herkese koşulsuz güvenmenin sonuçlarını ne de güzel anlatıyor, öyle değil mi çocuklar?

Önceki Masal
Sonraki Masal
İlgili Masallar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz