Masal OkuYaşa Göre3-4 Yaş MasallarıKalbin Işığıyla Yol Bulan Kız

Kalbin Işığıyla Yol Bulan Kız

Bir zamanlar, Karanlık Orman’ın tam kalbinde, rüzgârın dallarda hafifçe fısıldadığı, yaprakların gizemli bir şarkı mırıldandığı büyülü bir köy vardı. Bu köyde yaşayan herkesin minik bir ışık böceği arkadaşı vardı ve her biri ona “Günışığı” derdi. Günışıkları, geceleri bir yıldız gibi parlayarak köylülere yollarını bulmalarında yardımcı olurdu.

Köyde, Zeynep adında, gözleri merakla parıldayan küçük bir kız yaşardı. Bir gün, Günışığı ona farklı bir orman yolu gösterdi; bu yolun üzerinde renkli taşlar, fosfor gibi parlayan çiçekler ve uzun dallarıyla göğe uzanan yaşlı ağaçlar vardı. Zeynep, bu yola girmenin heyecanıyla doldu. Fakat, bu yolun sonunun nereye gittiğini bilmiyordu.

Günışığı, Zeynep’in kulağına minik bir fısıltı gönderdi: “Her adımında cesur ol ve çevrendeki her şeyi gözlerinle keşfet; gözlerinle değil, kalbinle görmeye çalış.” Zeynep bu sözlerin anlamını düşünerek yola koyuldu. Her adımında daha önce hiç görmediği yaratıklar ona eşlik ediyordu: Sihirli tüyleriyle yanıp sönen bir baykuş, narin kanatlarıyla renk cümbüşü saçan kelebekler ve bir o kadar ürkütücü fakat bir o kadar da dost canlısı görünen kurbağalar…

Gün ilerledikçe, Zeynep’in yolu daha da gizemli hale geliyordu. Çevredeki ağaçlar artık konuşuyormuş gibi hışırtılar çıkarıyordu. Güneş yavaşça göğün arkasına çekilirken, Günışığı Zeynep’in yanında daha da parıldamaya başladı. Aniden, bir tepenin üzerinde parıldayan bir gölet gördü. Bu gölet, sanki binlerce yıldızın geceye karıştığı bir gökyüzü gibiydi.

Günışığı yine Zeynep’in kulağına bir fısıltı gönderdi: “Gözlerinle değil, kalbinle bak. Görmen gereken şeylerin bazıları gözle görülmez.” Zeynep, bu sözleri hatırlayarak göletin başına eğildi. Suyun içinde sadece yüzünü değil, aynı zamanda cesur bir kalbin resmini gördü. Bu kalp ona hiç fark etmediği ama içinde sakladığı cesareti, sevgiyi ve iyiliği hatırlatıyordu.

Zeynep, ormandan döndüğünde artık her şeyi farklı görüyordu. Günışığı ona parlayan taşlardan, renkli çiçeklerden daha fazlasını; kalbinin derinliklerini, kendine güvenmeyi ve her şeyin ardındaki güzelliği öğretti.

Ve o günden sonra, Karanlık Orman’da her çocuk, gözlerini değil, kalplerini kullanarak dünyaya bakmayı öğrendi. Zeynep’in masalı dilden dile, kulaktan kulağa yayıldı. Artık köyde herkes bir “Günışığı” değil, kendi içlerindeki ışığı bulmayı bekliyordu.

İşte bu masal, cesareti, sevgiyi ve kendine güvenmeyi hatırlatmak için anlatılan bir masal olarak yıllarca yaşamaya devam etti.

İlgili Masallar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz